Tarih: 27.10.2025 13:08

Torpilin Ülkesi: Hak Edenin Değil, Tanıdığı Olanın Cenneti

Facebook Twitter Linked-in

Artık açık konuşalım. Bu ülkede "çalışmak" değil, "birini tanımak" kariyerin anahtarı haline geldi. Emeğin, alın terinin, sınav kazanmanın, liyakatin hiçbir anlamı kalmadı. Çünkü torpil, tıpkı rutubet gibi, her kuruma, her kademeye, her zihne sızmış durumda.
Bir ülke düşünün: Binlerce genç sabahlara kadar ders çalışıyor, sınavlarda ter döküyor, hayal kuruyor. Sonra bir bakıyor, yıllarca emeğinin karşısına bir telefonla halledilen bir "rica" çıkıyor. Birileri birilerini "yerleştiriyor." Ve adını da utanmadan "atama" koyuyorlar.
Bu mudur adalet? Bu mudur hakkaniyet?
Bir yanda yıllarca mücadele eden gençler, öte yanda bir imza, bir torpil, bir referansla yükselenler.
Sonra da bu ülke neden beyin göçü veriyor diye soruluyor. Çünkü bu ülke, artık "hak eden" için değil, "yakın olan" için işliyor.
Torpil sadece bir adaletsizlik değil, toplumsal bir yolsuzluktur.
Bir ülkenin en büyük çöküşü, hırsızlıktan değil, hakkın çalınmasından başlar.
Ve torpil, tam da budur: Hakkın çalınması.
Adalet duygusu zedelenmiş bir toplumda ne üretim olur, ne bilim, ne huzur. Çünkü liyakat bitince umut da biter.
Bir ülkenin gençleri "çalışarak kazanırım" demek yerine "birini bulmam lazım" demeye başladıysa, orada sistem çoktan çökmüştür.
Ve bu çöküş sessiz değildir; her gün bir başka gencin yüreğinde yankılanır.
Devlet kurumları torpille, kadrolar ahbap ilişkileriyle, sınav sonuçları "arka kapıdan girenlerle" dolunca; adaletin yerini keyfiyet, güvenin yerini kuşku alır.
Sonra birileri çıkıp "biz gençliğe güveniyoruz" der.
Gençliğe güvenmek değil mesele; gençliğin önünü tıkamamak asıl marifettir.
Bu ülke, torpilin değil, liyakatın omuzlarında yükselebilir.
Bir makamın anahtarı, bir referansın cebinde değil, bir gencin emeğinde olmalı.
Ama ne yazık ki bugün adaletin terazisi şaşmış durumda.
Kimse, "hak eden" kelimesinin anlamını bile hatırlamaz oldu.
Yarın bu düzeni değiştirmek isteyenler varsa, önce torpili sistemden değil, zihniyetlerden söküp atmak zorunda.
Çünkü torpil sadece bir uygulama değil, bir kültür hastalığıdır.
Ve bu hastalığın panzehiri, yalnızca liyakate olan inançtır.
Bir ülke, hakkın değil torpilin geçtiği bir yer haline geldiyse,
orada en büyük suçlular "torpil yapanlar" değil,
buna susarak alışanlardır.
 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —