Tarih: 20.10.2025 23:04

ADALET, KADIN OLUNCA SESSİZ!

Facebook Twitter Linked-in

Bu ülkede adaletin terazisi bozuk.
Bir erkek öldürüyor, "iyi hal" indirimi alıyor.
Bir kadın yaşıyor, "fazla konuştu" deniyor.
Kadın her gün hayatta kalma mücadelesi verirken, sistem hâlâ onun sesini kısmakla meşgul. Kadın çalışsa "yuvasını ihmal etti", susarsa "hakkını savunamadı." Yani ne yaparsa yapsın, hep suçlu, hep hedefte.
Şimdi soruyorum:
Bu mu adalet?
Bir ülkenin yasaları kadınları koruyamıyorsa, o ülkenin kalkınmasından, demokrasisinden, ahlakından nasıl bahsedeceğiz?
Kadın cinayetleri dosyaları adliyelerde tozlanıyor.
"Şiddet görüyordum" diyen kadınlar mezarda adalet bekliyor.
Devletin gücü, kadının feryadında değil, kadının hakkını koruyabildiği noktada ölçülür. Ama bizde durum tam tersi: kadın ölmeden önce kimse duymuyor, öldükten sonra herkes konuşuyor.
Adalet kadın olunca sessizleşiyor.
Nedense erkek failin sesi daha çok çıkıyor, erkek vicdanı daha "anlayışlı" oluyor.
Bir kadın direnince "feminist", susunca "itaatkâr", yaşayınca "tehdit" sayılıyor.
Artık yeter!
Bu ülkede kadınlar "yaşamak" istiyor, "direnmek" değil.
Kadınların omzundaki yük, erkeklerin egosunu taşımak zorunda değil.
Devletin, adaletin, toplumun işi; kadını korumak, susturmak değil!
Bir ülkenin vicdanı kadınlar kadar güçlüdür.
Kadının adalet arayışı, aslında toplumun aynasıdır.
Ve unutmayın"¦
Adalet, kadın olunca susuyorsa; o sessizlik hepimizin suçudur.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —